Eurovision 2019’u kimler seyretti bilmiyoruz ama artık kimlerin seyretmediğini biliyoruz. Ece Erken ve mesleğinden, eğitiminden emin olmadığımız, TV izleyicisinin başına adeta bir ‘Ali Kıran Baş Kesen’ kesilen Bircan Bali’ninEurovision’u seyretmediği kesin mesela. Burada eleştirim; Aaa nasıl olur da seyretmezler değil, yaptığın işe ve izleyicine hiç mi saygın yok?
Ben sinema eleştirisi yazdığım dönemlerde seyretmediğim bir film hakkında asla yazmadım. Okumadığım bir kitap hakkında asla yazmadım. Ece ve Bircan ikilisi, ekranda Eurovision’u izlemiş numarası yaparak Madonna olayını eleştirip, sonrasında konuyla ilgili cehaletlerini, ‘sosyal deney yaptık ayol’ diyip, izleyiciyle dalga geçtiler. ‘Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak’ sözünün yaşayan örneklerini TV’de ve sosyal medyada bolca görür olduk. Demet Akalın’dan, Tuğba Ekinci’den bahsetmiyorum bile. İşin kötü tarafı ise, kör cahil insanların haksız kazanç elde ediyor olması. Örneğin, bir doktorun, bir mühendisin bir ayda kazandığı paradan çok daha fazlasını bu cahil figürler bir günde kazanıyor. Topluma katma değerleri nedir bu insanların? Mesela Ece ve Bircan bugün ekrandan kaybolsa, milletçe ne kaybederiz? Diğer tarafta ise sözüm ona okumuş cahiller var ki, onlar da her Ramazan olduğu gibi, bu Ramazan da ekranları doldurdular. Ramazan’da ekranların aranan yüzlerinin hemen hepsi Profesör unvanı almış olsa da ne yazık ki bilimsellikten tamamen uzakta kişiler. Tabii bu yıl da geleneği bozmadık ve millet olarak bu profesörlerin insanlara fakir oldukları için şükretmelerini öğretirken zenginliklerine zenginlik katışınıseyrettik. E şimdi yiğidi öldür hakkını ver demişler. Bu sene Ramazan’da İstanbul Müftülüğü yıllardır süren sakız orucu bozar mı sorunsalına artık noktayı koydu ve ‘daha önce çiğnenip aroması geçmiş sakızı çiğnemek orucu bozmaz’dedi! İnternette aratıp ilgili videoyu bulabilirsiniz… Gülben Ergen de yeni bir şarkı çıkarmış, Müsadenle isminde. Müsaadenle değil, Müsadenle. Söz yazarı olan kişi diyelim ki hayatında kitap okumamış, okul okumamış ve Müsaade kelimesinin iki a ile yazıldığını bilmiyor; ah be Ergen, sen ki anaokulu yaptırmakla övünür durursun, anayım ben ana diyip durursun, bu kadar mı cahilsin be Ergen… Tabii ben sadece şarkının ismine bakıp yargılamadım, dinledim ve öyle eleştiriyorum. Söz yazarlarımız olumlu bir anlam taşıdığını düşünerek; ‘ben hep bir dediğini iki etmedim mi?’ diye bir mısra yazmışlar. Hadi yazarlar cahil diyelim, sen de mi hiç kitap okumadın Ergen? Diye sormama gerek olmadığını şuan fark ettim… Bu insanların büyük kitlelere hitap edip, büyük paralar kazanabiliyor ve sırtlarından para kazandıkları insanlarla alay edebiliyor oluşunun tek bir nedeni var; EZİLEN VE KULLANILAN KESİMİN BUNA İZİN VERİYOR OLUŞU…
Boş içerikli sabah programlarını reyting sıralamasında üst sıralara çıkarmaya, Ramazan sohbetlerini hınca hınç doldurmaya, Kerimcanların penislerini seyredip agucuk gugucuk diye sevmeye, Samet Laçinaların popolarınılike’lamaya devam ettiğiniz sürece değişen bir şey olmayacak. Sonra çıkıp size, ‘bizim lüks hayatlarımızı ezik ezik uzaktan seyretmeye devam edeceksiniz’ derler. Sonra çıkıp size, ‘UNUTMAYIN Kİ BANA HİÇBİR ŞEY OLMAZ’ derler. Siz de hakaretleri yutar, bu insanların size özendirdikleri hayatları yaşamak için kredi kartı borçlarına batar, kötü yola düşen evlatlarınızı alkışlarsınız…
Uyanınız, okuyunuz, okutunuz…
Sevgiler, Selamlar…
Göksel AKSEL