Ah Deniz Seki… Özellikle 2005 yılında dinleyici ile buluşan Doyamadım isimli albümü bende çok özel yere sahiptir. Tahliye olmasına hayli sevindiğimi itiraf etmeliyim.
Bir ülkede star olmuş herhangi bir isim tabii ki kendi hayatına çeki düzen vermeli, insanlara olumlu yönde ve toplumsal ahlak kurallarına uygun şekilde örnek olmalıdır. Öte yandan Seki’nin işlediği suçun nasıl bu kadar gündem olduğu, neden kendisinin bu derece kurban seçildiği de epeyce su kaldırır bir konudur. Bence Deniz Seki’nin tutuklanma olayı, çok zeki bir çobanın, sürüsünü tümden kaptırmama uğruna bir günah keçisi seçip ortaya atması durumundan ibarettir. İşlenen suçu küçük görmüyorum, suç suçtur; cezasını da çekti. Fakat Seki’nin olayının bambaşka bir vizyonla incelenmesi gerekir.
Gelgelelim ki vizyon öyle herkeste bulunmaz. Çok sevdiğim bir arkadaşımın büyükannesi ile (rahmetli oldu iki sene kadar önce) sohbet ediyorduk günün birinde. Gönül koyduğu bir akrabası için ‘pencereyi açmış dünya gördüm sanmış’ demişti. İşte bizim milletimiz de o misal! Herkes nasıl bir alim, nasıl bir ordinaryus! Bu az okur çok bilirler de Deniz Seki için ‘suçlu bir insanı kahraman ilan ettiniz’ nidaları atıyorlar. Kınayamam. Algısı o kadar, penceresi o kadar, ne yapsın. Aslına bakarsanız bu yazının konusunu belirleyen de bahsettiğim vizyonsuz arkadaşlar oldu. Yahu tamam anladık kendinizi birşey sanıyorsunuz ama bu kadar da kuru sıkı atılmaz.
En büyük sorunlarımızdan biri değil mi kendini birşey sanmak. İş bilenin kılıç kuşananın demiş atalarımız. Herkes kendi en iyi bildiği işi yapsın, bilmediği konulara bulaşmasın. Mesela Deniz Seki beste yapsın, yorumlasın; zararlı maddelerin pazarlarından uzak dursun (sevsem de eleştiririm, öyle de objektifimdir). Aynı şekilde Seki’yi eleştiren, aman efendim kahraman mı oldu diyenler de bir düşünsünler bakalım kendilerinin bu topluma ne faydaları var, yaptıkları işi hakkıyla yapabiliyorlar mı diye…
Ah şimdi buraya ‘işini hakkıyla yapmak’ şeklinde bir hashtag atılır, altına da sayfalarca yazı yazılırdı ama sosyal medya okurları uzun yazı sevmez diyerek satırlarımı toparlayayım.
Uzun lafın kısası, Türkiye’nin yetiştirdiği başarılı sanatçılardan biridir bence Deniz Seki. Söz yazar, nota yazar, eserlerini kendisi yorumlar. Sesi de gayet güzeldir. Hapis cezasının bitmesine, tahliyesine sevindim. Tabi serde sanatçılık var, çektiği acılardan beslenmiştir Seki’nin yaratıcı ruhu. İnanıyorum ki kısa zaman içerisinde çok iyi besteler yapacaktır.
#SağlıcaklaKalın #GökselAksel