Geçtiğimiz hafta Karadeniz'de Deniz Baykal rüzgarı esti.
Baykal'ın Trabzon'dan Samsun'a kadar olan mitinglerini takip ettik.
Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun mitingleri...
Trabzon'da miting yoktu.
Panel havasında bir organizasyon vardı.
Salon tıklım tıklım dolmasına rağmen coşku anlamında en sönük il Trabzon'du.
Ancak Trabzon'dan verdiği mesajlarla süreci şekillendirdi.
Giresun, Ordu, Samsun'da inanılmaz bir coşku vardı.
Baykal, adeta Başbakan gibi karşılandı desek abartmış olmayız.
Salonlar tıklım tıklım doldu, alkışlar kıyamet...
Mitinglerde ayılanlara bayılanlara da bizim Trabzon ekibinden Uğur Eskici müdahale etti.
Bir tane parti bayrağı kullanılmadı.
Bir tane lider fotoğrafı kullanılmadı.
Sadece Türk bayrağı ve "HAYIR" afişi vardı.
Trabzon'da Türk bayrağı yoktu.
Baykal'ın Karadeniz turundan çıkardığım en belirgin tespit; "Referanduma bağlı olmak kaydı ile CHP'de ciddi bir değişim sinyali olduğu"
Tabandan, lidere kadar...
Türkiye referandum ile yeniden doğacak.
Ama öyle ama böyle...
Burada bütün partiler aslında yeniden doğacak.
AK Parti yeniden şekillenecek,
CHP yeniden şekillenecek,
MHP yeniden şekillenecek,
Bir anayasa değişikliği seçimi ile Türkiye siyaseti yeniden şekillenecek.
***
Deniz Baykal'ı ne kadar kaset işinden vurmaya çalışsalar da,
Artık o iş siyaseten bile prim getirmiyor.
Bayatladı.
Halkın bu tür çirkin siyasete itibar etmediğini ve hatta ters teptiğini mitinglerde gördük.
İnsanlar Deniz Baykal'ın konuşmasını dinleyebilmek için birbirini ezdi.
İzdiham yaşandı.
Yani yemek gibi, su gibi ihtiyaç olmuş bir liderin ağzından çıkacak iki üç cümle...
Deniz Baykal, yeniden genel başkanlık için yarışır mı bilemeyiz.
O atmofer ortaya çıkar mı bilemeyiz.
Ama muhalefette de muhalefetlerin referandumu dört gözle beklediğini söyleyebiliriz.
***
MHP'de Devlet Bahçeli'nin "EVET" hamlesinin parti içinde ciddi bir kriz yarattığı aşikar.
Muhalif parti bir anda iktidar ortağı oluverdi.
Bu durum partide ciddi bölünmelere neden oldu.
Partiden ihraç edilenler oldu.
Referandum çalışmalarında kavga-gürültü, tekme-tokat havada uçuştu.
Halaçoğlu ve Özdağ'a saldıranlara Genel Başkan cevabı "Ülkücüler hiç bir işini yarım bırakmaz" oldu...
İpler iyice gerildi.
MHP referandumu şekillendirecek kilit parti.
Her ne kadar FETÖ'nün, kaset iddiaları ile MHP'yi şekillendirme çabasının olduğu ve partiyi "EVET"e zorladığı iddialar arasında yer alsa da MHP tabanı bunun bir "kaçış" olduğunu savunuyor.
Meral Akşener'i 15 Temmuz kurbanı etmeyi başaramadılar.
Kadın meydanlarda.
Cayır cayır konuşuyor.
Partilileri sürüklüyor.
Değişimin sinyallerini veriyor.
Karşılık buluyor mu?
Buluyor.
Süreç MHP'yi de şekillendirecek...
***
En köklü değişim AK Parti'de yaşanacak....
"EVET" de çıkarsa, HAYIR da çıkarsa kitap baştan yazılacak.
"HAYIR" çıkarsa ilçe kongreleri Nisan-Mayıs aylarında başlar.
"EVET" çıkarsa Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kurucusu olduğu partinin yeniden üyesi olur ve AK Parti Genel Başkanı seçilmesi için mayıs ayında kurultaya gidilir, ilçe kongreleri de yaza kalır...
Hem başkan, hem genel başkan olur.
Yani PARTİLİ BAŞKAN...
İçerde isyancı bir gurup var.
AK Parti, "Hayır" çıkarsa "İçimizdeki İrlandalılar" cümlelerine yenilerini ekleyebilir...
BAYKAL'LA NE KONUŞTUK
Ordu mitingi öncesinde Deniz Baykal ile kahvaltıda biraraya gelme şansı yaratabildik.
Önemli detayları paylaşalım:
Baykal,Trabzon'un iktidara verdiği oylar karşısında gerekli yatırımı alamadığını söyledi.
"Doğu Karadeniz, Karadeniz Bölgesi'ne bugüne kadar umut verici yeni bir tablo yaratılamadı maalesef. Sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Karadeniz konumuyla çok önemli bir bağlantı noktası. İran, Ortadoğu'ya uzanan en kestirme ulaşım hattı Trabzon. Buna yönelik bir planlama içine girilebilse. Bölgenin hakim merkezi haline çok kolay gelebilir Trabzon. Otoyol, deniz bağlantı, hava bağlantılarının oluşturulması lazım. Ürünleri ilk hali ile değil artık işlenmiş olarak pazarlamamız gerekiyor. Ortaklık kurmak lazım. Ferroronun burada çikolota fabrikası kurmasını sağlamak lazım" dedi.
Referandum sürecinden umutlu olduğunu söyleyen Baykal, Türkiye'nin doğum sancısıyla yeni bir gelecek doğuracağı ümidini taşıyor. Muhalefeti eleştirenlere ise "Bazıları iyi niyetle söyler, bazıları kötü niyetle. Kendi üzerindeki şikayetleri saptırmak için söyleyenler de olur. Biz niye muhalefete bakalım, sen iktidarsın sana bakıyoruz. Siyaset her an yeniden şekilleniyor, statik bir şey değil, yaşanan deneyimler, yeni bir oluşuma malzeme ve dayanak oluyor ve şimdi böyle bir geçiş dönemindeyiz, yaşayalım görelim. Merak etmeyin. Türkiye şuanda doğum sancısı çekiyor. Yeni geleceğini doğuracaktır. Yeni bir gelecek arıyor bunu bulacak inşallah. Umut verici bir ortam var, heyecanla, coşkuyla çalışmalarımı yapıyorum" dedi.