Forbes, merkezi Newyork'ta bulunan iş ve ekonomi dergisi.
Türkiye'de ise Turkuaz Dergi gurubunda yer alıyor.
Yani hükümet destekli medya grubunda.
Forbes Kasım ayı sayısında Türkiye'nin en yaşanılabilir kenti olarak Trabzon'u seçti.
Bu sonuç bir çok tartışmayı da beraberinde getirdi.
Başta Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu olmak üzere bir kesim gurur duydu Trabzon'la...
Gümrükçüoğlu, bu sonuçla ilgili bir demeç de verdi.
Dedi ki; "Trabzon'un seçilmesi te-sa-düfi değil"
Bir kesim de buna ben de dahil, "Nasıl olur?", "Trabzon bu haliyle yaşanılabilir seçiliyorsa, diğer iller kim bilir ne durumdadır?" diyerek bu sonucun altında farklı sebeplerin yattığını ve Trabzon'un bu tür suni verilerle suni bir şekilde reklamının yapılmasına birilerinin ihtiyacı olduğunu düşündük.
Hangi kriterlere göre Trabzon Türkiye'nin en yaşanılabilir kenti seçildiğini merak etmiyor musunuz?
Biz ettik...
Aradık...
Forbes Dergisi Yazıişleri Müdürü Eyüp Karagüllü ile bir telefon görüşmesi yaptık.
Evet, bu sonuç nasıl ortaya çıktı?
Sizin görüp, bizim yaşadığımız halde göremediğimiz şey nedir?
Eyüp Bey, gayet açık bir şekilde anlattı durumu, "şöyle veriler var, böyle veriler var"
Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu (ULAK), TÜİK'in verilerine göre vs.
Doğal olarak verileri ve diğer illerle kıyaslamaları istedik.
Bu verileri dergiye özel olduğu için göndermek istemediklerini söyledi.
Ancak hangi kriterler ve neden Trabzon'u seçtiklerine dair tarafıma iki ayrı yazı gönderdiler.
Birincisi:
NASIL HAZIRLADIK
“İş Yapmak ve Yaşamak İçin En İyi Kentler” araştırması, veri seti kompozisyonu açısından temelde Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu (URAK) ile Deloitte’ın birlikte hazırladığı 2010 tarihli “İller Arası Rekabetçilik Endeksi” dayanıyor. Metodoloji olarak ise FORBES’un farklı konularda (genç profesyoneller, eğitim, çalışan aileler gibi) seçtiği “Amerika’nın en iyi şehirler” listeleri kullanıldı. URAK’ın veri seti 42 başlıktan oluşuyordu. Biz bunu 77 ana başlık ve alt maddelerle toplamda 92 veri seti olarak genişlettik. Veri kaynakları olarak ilgili kamu kurumunun ve TÜİK’in veri tabanından yararlandık. Ayrıca Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği gibi ilgili sivil toplum örgütlerinden de veri aldık. Öncelikle oluşan veri setini dört ana kategoriye ayırdık: “Beşeri Sermaye ve Yaşam Kalitesi”, “Markalaşma Becerisi ve Yenilikçilik”, “Ticaret Becerisi ve Üretim Potansiyeli”, “Erişilebilirlik”. Böylece kentin yaşanabilirlik, yenilikçilik, iş yapmak için yeterliliği, iletişim ve ulaşım konusundaki durumunu ortaya koymaya çalıştık. En çok veri 30 başlıkla Beşeri Sermaye ve Yaşam Kalitesi Endeksi’nde toplandı. Onu 25 ana başlıkla “Ticaret Becerisi ve Üretim Potansiyeli” izledi. Buradaki amaç ise araştırmamızın başlığındaki sonuca ulaşmaktı. Yani bir kentin “yaşama ve iş yapma” özelliklerini ne ölçüde birarada barındırabildiğini bulabilmekti... Buradaki mantık, en iyi kentlerin ikisini de birarada sunması gerektiği varsayımına dayanıyor. Hesaplamada ise her bir veri seti kendi içinde endekslendi. Ardından dört ana kategorinin her biri için ağırlıklandırma verilerek genel endeks puanına ulaşıldı.
Ağrılıklandırma yapılırken yaşam kalitesi ön plana çıkarılmaya çalışıldı. Ama buradaki çarpan katsayısı çok uç noktalara götürülmedi. Böylece kentlerin bir özelliğinin çok iyi olmasının uç bir puan üreterek diğer verileri etkisizleştirmesinin önüne geçildi. Son olarak da her bir kentin kategori puanları yine ağırlıklandırılarak nihai sonuca ulaşıldı"
İKİNCİSİ
HANGİ KRİTERLER
1. BÖLÜM – BEŞERİ SERMAYE VE YAŞAM KALİTESİ
* Kişi Başına Düşen Öğretim Üyesi Sayısı
* Üniversiteli Sayısı
* Doktoralı + Yüksek Lisans Eğitimli Kişi Sayısı
* Mesleki ve Teknik Eğitim Mezunu Sayısı
* Kişi Başına Düşen Otomobil Sayısı
* Kişi Başına Düşen Mevduat Rakamı
* Suç İstatistikleri
* Sağlık (Yatak, Hastane Sayısı, Hemşire, Hekim) -
* Erişkin Nüfus -
* Nüfus Artış Hızı
* Şehirleşme Oranı
* Otel Yatak Kapasitesi
* 1000 Kişi Başı Düşen AVM Büyüklüğü Oranı
* Kişi Başı Düşen MWh
* KM2 Başına Düşen Kişi
* Orman Alanı Oranı
* Pahallılık (Enflasyon)
* Borçluluk Durumu (Toplam Krediler / Toplam Mevduat)
* İşsizlik Oranı
* Okullaşma Oranı
* Hava Kirliliği
* Eğitimin Kalitesi
* Net Göç Hızı
* Yaşa Bağımlılık Oranı
* Sinema Penetrasyonu
* Tiyatro Penetrasyonu
* Suya Erişim Oranları
* İstihdam Oranı
* Trafik
* Cari Açık (İhracat/İthalat Oranı)
Siz ikna oldunuz mu bilemiyorum ama 2010 yılından kalan verilere yapılan ek verilerle Türkiye'nin en yaşanılabilir ili Trabzon demek "Trabzon'un reklamını yapmak" tan başka bir şey değildir. İyi de olmuş olmasına... Ama Trabzon'un bu şekilde asıl sorunlarının üzerini kapatmak, yetkililerin yan gel yat dönem sürelerini uzatmak, gelişim, açılım bekleyen Trabzon'un önünü tıkamak da kimsenin hakkı değil.
Yukarıdaki maddelerin değerlendirmelerini gelin bu şehirde yaşayan insanlar olarak birlikte yapalım ve "Kime göre yaşanılabilirlik?" diye de bir soralım...
Trafik felç, hava kirli, KTÜ son sıralarda, haciz almış başını gidiyor, suç oranları, uyuşturucu madde kullanımı 9-10 yaşlara inmiş, işsizlik, yoksulluk had safhada, neredeyse en pahalı illerden birisi, göç eden edene.. vs..
Bu arada mailde şöyle bir not da vardı: Yanlış anlamalara mahal vermemesi açısından bu araştırma siyasi bir bakış açısıyla hazırlanmadı.
Dayanağımız tamamen bilimsel bir metotla hazırlanmış bir araştırmanın veri setine dayanıyor.
Rakamlar neyi ortaya koyuyor bunu bilemiyoruz ama dediğimiz gibi Trabzon Türkiye'nin en yaşanılabilir ili ise diğer illeri tahmin bile etmek istemiyoruz.
OT DERGİSİ'NİN TRABZON'U İSE...
Biz tam da "Forbes Dergisi'nin Trabzon'ununu" tartışırken Türkiye'nin en çok satan M-izah dergilerinden birisi "Ot'un Trabzon'u" çıktı karşımıza...
Bu kez Trabzonlu yazar Yaşar Miraç'ın Trabzon'u balyoz gibi kafamıza vuruldu.
"Alın size Trabzon" der gibi...
Bakalım tespitlerine:
Karşımızda iki Trabzon.
Hatta bunu üç, dört, beş yaparız...
Herkes için yaşanılabilirlik düzeyinin artması lazım.
Bu şehrin sorunu Forbes'in Matematiği değil,
Bu şehrin sorunu Ot'un Edebiyatı...
Bu şehrin sorunu: Sosyoloji, Felsefe, Türkçe, Mantık, Tarih, Coğrafya, ve en önemlisi Din'i bilmem ama Ahlak Kültürü...